Türk Medeni Kanunu uyarınca çocuğu bulunan kişilerin boşanmaları durumunda çocuklar 18 yaşından küçük ise velayet şartlarına göre bir tarafa verilebilmektedir. Fakat devam eden süreçte tarafların kişisel durumlarında değişiklikler meydana gelebilmekte olup, bu nedenle velayetin el değiştirmesi ve kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi gerekebilmektedir.
Türk Medeni Kanununa göre boşanma neticesinde,ortak çocuklar taraflardan anne veya babaya velayeti verilir. Bu karar neticesinde çocuklar 18 yaşını doldurana kadar velayetinin bulunduğu anne ya da babanın gözetimi ve koruması altındadır.
Boşanma kararı sonrasında taraflardan, kendisinde velayeti olmayan tarafın yaşam koşullarında ya da çocuğun yaşam koşullarında değişiklikler olması nedeniyle velayetin kendisine verilmesini mahkemeden istenmesine velayetin el değiştirilmesi davası denir. Bu dava ile mahkeme velayet kendisinde olmayan tarafa velayeti verme hakkına sahiptir. Aynı zamanda mahkeme, velayetin değişmesi nedeniyle kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi bakımından da karar vermek durumunda kalacaktır.
Anne veya baba velayetin el değiştirilmesi davası açabileceği gibi aynı zamanda kendisi hakkında düzenlenen kişisel ilişkinin düzenlenmesine ilişkin kararın da değiştirilmesini mahkemeden talep etme hakkına sahiptir. Bu karar ile birlikte kişisel ilişkisi yönünden, daha sonradan kendi hayat koşulları veya çocuğun hayat koşullarında önemli değişiklikler olması nedenleri ile kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi zorunluluğu doğabilmektedir.
Mahkeme vereceği kararla önceki düzenlenen kişisel ilişkinin daha az görüşme veya daha fazla görüşme şeklinde durumun gerektirdiği koşullara uygun bir karar verebilir. Bu davaya da kişisel ilişkinin düzenlenmesi davası denir.
Bununla birlikte TMK 325. maddesinde yer alan "Olağanüstü hâller mevcutsa, çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde çocuk ile kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkı diğer kişilere, özellikle hısımlarına da tanınabilir. Ana ve baba için öngörülen sınırlamalar üçüncü kişiler için kıyas yoluyla uygulanır." hükmü neticesinde, anneanne, babaanne veya dedenin ve hatta üçüncü bir kişinin de çocuklar yönünden kişisel ilişkinin düzenlenmesini mahkemeden talep etme imkanları vardır. Mahkeme vereceği karar neticesinde anne veya baba dışında diğer üçüncü kişiler yönünden kişisel ilişkinin düzenlenmesine hükmedecektir. Ancak bu karar anne veya babanın kişisel ilişkisinin sınırlarına geçme imkanı yoktur. Ayrıca kanun metninde anlaşılacağı üzere olağanüstü hallerin mevcut olması da şartlardan biridir.
Nitekim Yargıtay kararlarında da, benzer şekilde anne veya babanın dışındaki kişilerin kendileri yönünden kişisel ilişkisinin düzenlenmesini talep edebileceği ancak bu ilişkinin anne veya babanın kişisel ilişkisi kadar geniş yetkilere sahip olamayacağı yer almıştır.
Sonuç olarak velayetin el değiştirmesi ve kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebi mahkemeye açılacak bir dava ile mümkün olmaktadır. Her davanın olduğu gibi bu davanın da belirli şartları veya farklı durumları olabilmektedir Bu nedenle kendisinde velayet olmayan tarafın velayetin el değiştirmesi veya kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi yönünden bir başvuru yapma düşüncesi mevcut ise dava öncesinde bir avukatla durumunun ve kararının değerlendirilmesi faydalı olacaktır.
Velayet, Velayetin El Değiştirmesi, Kişisel İlişkinin Düzenlenmesi
Comments